25 Ağustos 2011 Perşembe

KADİR GECESİ


"Kadir" güç yetirmek, hüküm, kaza, takdir, şeref, azamet ve tazyik; leyle-i kadir ise takdir, hüküm, şeref, azamet ve tazyik gecesi demektir. Çünkü her hikmetli iş bu gecede tefrik edilir, bin aydan hayırlıdır, Kur'ân bu gecede indirilmiştir. Yeryüzü, meleklerle dolup sıkışır. Kadir gecesi mübarek gecelerden biridir. Ramazan ayının 27. gecesinde olduğu (Müslim, Sıyâm, 207) genel kabul görmüş olmakla birlikte Ramazanın son yedi gecesinde aranması ile ilgili hadisler de vardır (Müslim, Sıyâm, 219; Buhârî, Leyletü'l-Kadr, 3; Tirmizî, Savm, 72). Ancak asırlardır bütün İslâm ülkelerinde Kadir gecesi Ramazanın 27. gecesinde kutlanmaktadır.

Kur'ân'ın Ramazan ayında (Bakara, 2/185) ve Kadir gecesinde indirildiği âyetle sabittir (Kadr, 97/1). Dolayısıyla Kadir gecesinin Ramazan ayında olduğu kesindir.

Kur'ân'ın 97. sûresi Kadr sûresidir. Bu sûrede Kur'ân'ın Kadir gecesinde indirildiği ve kadir gecesinin bin aydan hayırlı olduğu, meleklerin ve Cebrail'in bu gecede Allah'ın izni ile her bir iş için yer yüzüne indikleri, fecre kadar bu gecenin esenlik olduğu bildirilmiştir.

Bu geceye özgü bir ibadet ve namaz yoktur. Bu gece, dua, tevbe, istiğfar, zikir, Kur'ân kıraati ve namaz ile ihya edilebilir. Bu geceyi ihya eden bağışlanır (Dârimî, Savm, 54). Peygamberimiz (a.s.) bu gecede "Allah'ım! Sen affedicisin, affetmeyi seversin, beni de affet" diye dua edilmesini tavsiye etmiştir (Tirmizî, Deavat, 84). (İ.K.)

                                                                              alıntı
                                                           (Diyanet İşleri Başkanlığı )

18 Ağustos 2011 Perşembe

HAYIRLI CUMALAR

Geçmiş Ramazanlardan Tebessüm ve Tefekkür Nükteleri...


http://oi56.tinypic.com/4j2wpk.jpg

Geçmiş Ramazanlardan Tebessüm ve Tefekkür Nükteleri...

Bugün sizlere, gaflete sebep olan kahkaha fıkraları değil de, tefekküre sebep olan tebessüm nükteleri arz etmeye çalışacağım. Göreceksiniz ki, geçmiş Ramazanların bazı nükteleri, bir kitap kadar düşündürmekte, bir mürşit kadar da yol göstermektedir. İşte o eski Ramazan sohbetlerinden bir demet tebessüm ve tefekkür nükteleri sizlere.Bir adam Ramazan'da diliyle hep cömertlikten söz ediyor, ama eliyle hiç de cömertlik etmiyor, yoksula yardım için kesesinin ağzını açmıyordu.. İşte bu adam bir gün karşılaştığı İbrahim Ethem'e rica etti:

-Herkese nasihat ediyorsun, bana da nasihat et şu mübarek Ramazan'da... İbrahim Ethem önce nasihatimi tutar mısın, diye sordu? Adam elbette diye cevap verince tek cümlelik nasihatini şöyle yaptı:


- Sen dedi, Ramazan boyunca açığı kapa, kapalıyı da aç, sevap olarak sana yeter!. Adam bir şey anlamamıştı. Mecburen sordu:


-Açık nedir ki onu kapayayım, kapalı nedir ki onu da açayım? İbrahim şöyle anlattı açıkla kapalıyı:


- Açık olan hep cömertlikten söz eden ağzındır, onu kapa. Kapalı olan da yardım için hiç açmadığın kesendir, onu aç!


Düşünmeye başlayan hakperest adam, tebessüm ederek söylendi:


- Vallahi bir doğru ancak bu kadar güzel söylenebilir! Bu tatlı ikazdan sonra ben de hep yardımdan söz eden ağzımı kapıyor, hiç yardıma açmadığım kesemi açıyorum, ey İbrahim dedi ve cömert bir adam oldu.


- Ne dersiniz, bu sözün bize de şümulü olabilir mi? Biz de Ramazan boyunca hep cömertlikten, yardımdan söz ediyor, ama elimiz cüzdanımıza bir türlü varmıyor, bir yoksulun yüzünü güldüren yardımda bulunamıyor muyuz? Bizim de açığı kapayıp kapalıyı açmaya ihtiyacımız var mı yoksa? Bir düşünsek mi?.

                                                                 ALINTI

16 Ağustos 2011 Salı

HADİS-İ ŞERİFLER


Zikir ayı Ramazan

Hz. Ömer Radiyallâhu Anhın rivayetine göre Resul-i Ekrem Sallallâhu Aleyhi Vesellem şöyle buyurmuştur:
“Ramazan günlerinde zikirle meşgul olanlar mağfiret edilir, o günlerde Allah’tan dilekte bulunanlar da eli boş dönmezler.” Kenzü’l

{Ummâl, 8:464}

İbni Ömer Radiyallâhu Anhümânın rivayet ettiği şu hadis-i şerifte Resul-i Ekrem Sallallâhu Aleyhi Vesellem zikrin çeşitlerini ifade ederler:
“Kim Ramazan ayında sessizlik ve sükunet içinde bir gün oruç tutarsa, tekbir getirir, kelime-i tevhit okur, Allah’a hamd eder, helali helal, haramı da haram bilirse, Allah onun bütün geçmiş günahlarını bağışlar.”

{Kenzü’l-Ummâl, 8:482}
                                                                                       

2 Ağustos 2011 Salı

SAHURUN FEYİZ VE BEREKETİ

Ebu Said el-Hudri Radiyallâhu Anhın rivayetine göre Resul-i Ekrem Efendimiz Sallallâhu Aleyhi Vesellem şöyle buyurmuştur:
"Sahur yemeğinde bereket vardır. Bir yudum su bile içecek olsanız sahura kalkmayı ihmal etmeyiniz. Çünkü sahura kalkana Allah rahmet eder, melekler de bağışlanmaları için dua ederler."(1)

Enes'in Radiyallâhu Anh rivayetine göre ise Resulullah Sallallâhu Aleyhi Vesellem sahur yemeğini yememizi özel olarak tavsiye ederek şöyle buyururlar:
"Sahur yemeği yiyin, zira sahur yemeğinde bereket vardır."(2)

Amr ibni Âs Radiyallâhu Anhın rivayet ettiği bir hadiste Resulullah Sallallâhu Aleyhi Vesellem bu farkı şöyle bildirir:
"Bizim orucumuzla Ehl-i Kitabın orucunu ayıran fark sahur yemeğidir."(3)
(1) Müsned, 3:44
(2) Buhari, Savm: 20, Müslim, Sıyâm: 45; Tirmizî, Savm: 17; Nesâi, Savm: 18.
(3) Müslim, Sıyâm: 46; Ebu Dâvud, Savm: 15; Tirmizî, Savm: 17; Nesâi, Savm: 27.

                                                            (  ALINTI)
                                                           Hanımlar.com

MÜSLÜMANIN ŞİFRELERİ...



Müslüman feraset sahibidir, açıkgöz değil...

Müslüman tebessüm edendir, yılışan değil...

Müslüman yardım edendir, başa kakan değil...

Müslüman sevdirendir, nefret ettiren değil...

Müslüman tebliğ edendir, lâfazan değil...

Müslüman vakar sahibidir, kibirli değil...

Müslüman sabredendir, korkak değil...

Müslüman affedendir, cezalandıran değil...

Müslüman cömerttir, müsrif değil...

Müslüman iktisat edendir, cimri değil...

Müslüman tevazu sahibidir, haset eden değil...

Müslüman mütevekkildir, tembel değil...

Müslüman kendi nefsini hesaba çeker, başkasınınkini değil...

Müslüman etrafının kandilidir, kendisinin değil...

Müslüman hizmete taliptir, ücrete değil...

Müslüman tefekkür edendir, kötü düşünen değil...

Müslüman inanandır, inkâr eden değil...

Müslüman dua edendir, beddua eden değil...

Müslüman taklit edilendir, taklit eden değil...

Müslüman Allah’ın kuludur, başkasının değil...
                               alıntı